30 Temmuz 2017 Pazar

Yaklaşın, Aleyna Tilki'yi Övüyorum!




Bence Türkiye standartlarının çok üstünde olan ve cesur bir iş.
Hem şarkıyı hem de klibi çok beğendim.
Demin televizyona bakarken iyi denk geldi, Selena Gomez'in Good For You'su dönüyordu Dream TV'de. Ben Britney'e benzetecektim ama Selena Gomez daha doğru bir örnek, özellikle de bahsettiğim şarkı.

Şarkı temelde ergen bir kızın ilk müstakbel sevgilisine karşı tavrını, duygularını, aklından geçenleri anlatıyor. Birbirini tekrar eden günümüz pop şarkı sözlerinden daha çok duygu yoğunluğuna sahip olan, ayakları yere basan bir şarkı olduğunu düşünüyorum. Afedersiniz, hayvan gibi tutacak.

Klipte erkek yerine pembe, kocaman bir ayı kullanılmış. Eğer erkek kullanılsa hem esprisi kaçacaktı, sıradan bir klip gibi olacaktı. Hem de çok fazla tepki çekecekti. Şu an kafamızda kızın sevgilisi olarak canlandırabileceğimiz herhangi bir karakter yok. Sadece aşık olduğu çocuktan bahseden bir ergen kız var. Dolayısıyla hikaye -cinsel çağrışım yapabilecek pek çok unsura rağmen- erotik bir yere gitmekten uzak, masumane bir anlatımla izleyiciye sunuluyor.

Ergen aşklarını herkes bilir. Ergenlik ve aşk halleri zaten kendi içinde dengesizlik içeren dönemler. Dolayısıyla ergen aşıklar; genelde bir ayrı, bir barışık aşıklardır ve ne hissettiklerini bilmezler. Şarkının sözlerindeki "ne istiyorsun anlamıyorum ki" tavrı ve klibin başındaki ayının bir kızın yanında bir havuzda olmasının sebebi de o. Şarkı özünde, "Bu aşkı öldürecek misin, yoksa yüceltecek misin anlamıyorum ama denemek istiyorum." diyor.

Ayrıca bağlamalı nakarata her zaman benden 10 puan, 10, puan, 10 puan!

Klipteki dans sahnelerini de beğendim. Bir Gangnam Style değil tabii ki. Ona göre daha komplike, dolayısıyla insanlar akıllarında tutup da Aleyna Tilki'yi taklit edemeyecekler. Ama parmakla gösterme hareketini, ritmik ve estetik bir şekilde koreografiye katmaları dikkat çekici ve güzel bir çabanın ürünü.

Müzik klibi tamamlıyor; bazen de klip, şarkı sözlerini tamamlıyor. Birkaç genel laf ettikten sonra şarkı sözü ve görüntüyü bir arada ele almayı daha doğru buluyorum.

Let's get deeper.

Çaldığın o kalbi yerine koy lütfen,
Eğer hislerinden pek emin değilsen.
Aradığın aşksa en güzelinden,
O zaman başka, açarım kapıları, hazırım dünden.

Klip, hepimizin tahmin edeceği üzere Amerikan sinemasındaki "ergen kızımız artık büyüdü" temasıyla çekilmiş. Genç kızımız pijamalarıyla, yatak odasında, tam bir premses ve tabii ki kendini çok seviyor. Müzikal girişteki ilk karelerde kızı tanıyoruz. Akabinde havuzda yatan ayıyı görüyoruz ve Aleyna ayıyı kurtarıyor. Zaten şarkı da "Biz şimdi neyiz?" der gibi orta yerinden başlıyor. Bir hoşlanma olmuş ama ne olduğu belli değil. Ayı giderken kızımız onu kurtararak onun da bir kalbi olduğunu hatırlatıyor. "Sen de benimle aynı fikirdeysen, hayatıma girebilirsin." diyor.

İkinci tekrarda mizansenden çıkıp estetik bir klip izliyoruz.

O sen olsan bari, sen olsan bari.
O sen olsan bari, sen olsan bari.
Hazırım diyorum dünden, düşmüyorsun dilimden,
Olan olmuş zaten, o sen olsan bari.

İllaki bu kızın bir 'ilk sevgilisi' olacak. Ama bugün, ama yarın... İşte "o" diye bahsedilen, "ilk sevgili" bu şarkıda. Nakaratta kısaca, "Mademki bir gün, biriyle bir şeyler yaşayacağım ve şu anda sana karşı da hislerim olduğu bir gerçek; e o zaman ilk sevgilim sen olsan bari? Ne kaybederiz ki?" diyor kızımız.

Son iki mısrada da siteme başlıyor. Yukarıda ne dedik, ergen aşıklar bir yakın bir uzaktır. Buradaki çocuk da kıza bir yakın bir uzak davranıyor ve kız anlayamıyor çocuğun ne istediğini. Yine de bölümün sonunda kız yelkenleri suya indirip, "Sen ne düşünürsen düşün, ben zaten aşık oldum sana. Keşke ilk sevgilim sen olsan." diyor.
Görütüde takılarla oynaması (onları takmaması) çocukluk hissini korumak adına güzel detay.

Bendeki bu sihri keşke görebilsen,
İnan oynatırdın aklını yerinden.
Aradığın aşksa en özelinden,
O zaman başka, açılır kapılar, buyurun önden.

Şimdik, don't be offensive ama buradaki "sihir" cinsellik içeriyor. Sevgililer ne yapar biliyorsunuz, gerçekten "sevgili" olarak andığımız ilk kişiyle de ne yapıldığını biliyorsunuz. Hanım kızımız burada "Senin bilmediğin gizli bir dünyam var ve bir bilsen nasıl da şaşırır ve sevinirsin." diyor. "Sen bana aşık olduğunu kabul ettikten sonra, hayatıma 'bir adım' daha yaklaşabilirsin." diyor.
Görüntüde ayıyı gezdiren ve havuz kenarında ayıyla yatan Aleyna, yine  sevgilisiyle gezen genç kızımızı masumane bir şekilde aktarmış ekrana.

Ananası ben de anlamadım. :(

Ekstra Not 1:

90'larda, 80'lerde ve hatta 2000'lerin başında aşkı, sevişmeyi anlatan pek çok güzel şarkı var. Daha doğrusu aşk ve sevişmekten bahseden pek çok güzel şarkı var. Direkt onları anlatan değil. İnsanların gerçek hisleri, güçlü duyguları filtrelenmeden şarkıya dönüşebiliyormuş o zamanlar. Bu şarkıyı da biraz onlara benzetiyorum. Ayrıca bağlamalı kısım tam olarak 90'ların ikinci yarısı hissi veriyor. (bkz: mansur ark - maalesef)

Ekstra Not 2:

Göksel'in Arka Bahçem'inden sonra alttan alta sevişmekten(kadın tarafından) bahseden bir şarkımız daha oldu hayırlı olsun.

Ekstra Not 3:

İşbu inceleme Türkçe hataları ve sözün dilsel incelikleri dikkate alınmadan yapılmıştır.

Ekstra Not 4:

Aleyna Tilki şarkısı beğendim diyebilmek için 3 sayfa yazı yazdım, işte bu mahalle baskısıdır. :(

3 Ocak 2017 Salı

Karınca

Videoyu gömmeyi Beceremediğim İçin tıklayarak İzleyebilirsiniz.
OLMAMIŞ :(

Kamu spotu gibi.

Çok kötülemek niyetinde değilim ama film ne edebi olarak ne de fikir olarak fark yaratıyor. Daha çok kamu spotu havasında ilerliyor. Ama kamu spotları gibi bir mesajı da yok.
3 buçuk dakikalık bir dış ses filminin bittikten sonra insanı koltuğuna kitlemesi gerekir diye düşünüyorum. Daha çok fragman gibi kalmış bana sorarsanız. Spoiler verecek de çok bir şey yok aslında.
-spoiler içeriyor-
Genç bir abimiz parkta geziyor, yetmhanede büyümüş kendisi. Sonra baba olduğunu öğreniyoruz ve yaşamadığı şefkati kurduğu aileye vereceğini söylüyor. ama söylemese de yaptıklarını görsek daha bir hoş olurdu.
-spoiler içeriyor-

Adın Kadın

Videoyu Gömmeyi Beceremediğim İçin Tıklayarak İzleyebilirsiniz.

İZLENİR

Film, genel olarak fazla direkt gelse de beğendim diyebilirim. Çünkü filmi beni nasıl ve ne kadar etkilediği yönüyle değerlendirdim. Film bittiğinde rahatsız olmuş durumdaydım. Demek ki film amacına ulaşmış.

-spoiler içeriyor-
İlk sahnedeki ellerin hareketiyle yapılan duygu değişimi çok başarılı, Daha uzun süreli bir koreografiye de dönüşebilirmiş aslında. Kısa kesmişler. akabinde gelen tokat, beklenmedikti benim için ve ilk rahatsız olduğum nokta oldu. Müzik ve mimikler birlik içinde.
Aradaki küçük kız sahnesine gerek var mıydı bilmiyorum. O kız, büyüyüp o kadın mı olmuş aslına bakarsanız onu da net olarak anlamadım. Sondaki oyuncak bebek de daha çocukken kadın olmak zorunda bırakılmayı anlatıyor sanırım.
Daha net ve çarpıcı bir hale getirilebilirdi bence.
-spoiler içeriyor-